Lana del Rey’in bir şarkısında geçer: “Everything I want I have, money, notoriety and Rivieras..” Evet para ve kötü şöhret hızlı yaşamayı sevenleri mutlu edebilir. Peki ya Riviera?
Riviera, güneydoğu Fransa ve kuzeybatı İtalya’nın Akdeniz kıyısında kalan popüler bir turistik bölge. 1920 ve 1930’lu yıllarda yani güneşlenmenin ve spor yapmanın moda olduğu zamanlarda şık Avrupalılar, Riviera’da bir stil yarattılar. Marsilya, Cannes, Portofino ve İtalya’nın San Remo kıyısında Riviera stili rüzgar gibi esti. Bu rüzgar 2014 yazında, sokaklarda esmeye devam ediyor.
Riviera stili, takım elbisenizi yazın sıcağına uydurup hafiflemekten geçiyor. Kulağa hiç de fena gelmiyor, değil mi? Kalın yünler yerini hafif keten kumaşlara, nötr renklere ve denizci parçalara bırakıyor. Bu, klasik giyimin sıkıcılığına bulunmuş en modern çare.
Krem ve fildişi renklerde pamuk ceketleri, üstünüze oturan beyaz t-shirtleri tercih edebilirsiniz. Pantolonunuzun ütü izi belli olsun. Kravat takmamak, bugünlerde daha kabul edilebilir bir durum, önemli davetler dışında tabi. Ceket cebine yerleştirdiğiniz mendilin de ipek olmasına dikkat edin.
Üst
T-shirt alırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey, kaliteli olması. Sentetik kumaştan kesinlikle kaçının, organik pamuk en iyisi. Düz, krem ve benzer tonlardaki t-shirtler her cekete ve pantolona kolaylıkla uyum sağlar, işinizi kolaylaştırır. Polo t-shirtler de Riviera stilinin en tedbirli parçası sayılabilir. Yakası, ensenizi güneşte yanmaktan korur, hafif kumaşı da sıcakta sizi bunaltmaz.
Biraz da efsanevi Coco Chanel’den esinlenip, şeritli üstlere yönelebilirsiniz. Özellikle siyah-beyaz ve lacivert-beyaz enine çizgili t-shirt ve trikoların modası hiçbir zaman geçmeyecek ve sizi anında sofistik bir havaya sokacaktır. Krem rengi pantolon ve espadrillerle kombinlemenizi öneririm.
Bu yaz keten gömleklerden mutlaka edinin. O yakası kolalı gibi duran sert, rahatsız gömlekleri dolabın derinliklerine gömmenin vakti geldi. Özellikle beyaz bir tane, kumaş ceketlerle mükemmel uyum sağlayacaktır. Bunun yanı sıra, küçük ya da floral desenli gömlekler de giyebilirsiniz. Kombini loaferla tamamlayın.
Alt
Pantolon ve şortunuz da pamuk ya da keten olsun. Üstünüze oturanlardan hoşlanmıyorsanız, alışık olduğunuzdan vazgeçmeyin, iki türlüsü de trend. Dondurma soğukluğunda renkler ya da optik desenlilerden seçebilirsiniz. Tek unutmamanız gereken desenli bir pantolon/şort seçtiyseniz, düz renk parçalarla kombin yapmanız gerektiği. Kemeri de eksik etmeyin.
Ayakkabı ve Aksesuar
Riviera’nın günümüze uyarlanmış haline en yakışan ayakkabılar, espadriller ve loaferlar. Anacak ‘Jesus sandal’ olarak anılan deriden yapılma sandaletleri, biraz cesur olmak isteyenlere önerebilirim. Sonuçta stil çok katı kurallara sahip değil, görüntünüze kendi dokunuşlarınızı katmalısınız.
Son olarak, vintage görünümlü bir güneş gözlüğü ve hasır şapka da sizi tam bir Rivieralı yapacak.
Bu tarz sizi cezbettiyse, 1960’ların stil ikonu Alain Delon’dan ilham alabilirsiniz. Ve yazının başında da değindiğim gibi, hızlı yaşayıp genç ölen o adamdan.. James Dean’den.