Haftasonu Çalışmak İçin İdeal: Molecule

Şehrin merkezinde; biraz olsun sakin bir yerler ararken kendimi Astoria’nın içinde buldum. Bildiğimiz uğrak noktası haline gelmiş mekanlardan sıyrılıp sadece kahve içip yanına da iyi bir tatlı yemek için Molecule’deydim.

Atmosfer olarak çalışmaya çok uygun. Özellikle cumartesi günü öğlen saatlerinde bile sakin oluşu beni iyi kahve ve verimli çalışma alanı için bağımlı hale bile getirebilir. Hafif yükseklikte ve sakin müziklerin eşlik ettiği atmosfere, sıcak bir dekorasyon eşlik ediyor. Rahat koltuk ve tabureler, masif ahşap, grinin tonları, sarı ve modern çizgilerle tamamlanan evinde hissiyatı veren bir hava katılmış.

Molecule Coffee

Kahvemi alıp rahat masalardan birine hemen oturmayı ve laptopumu açıp çalışmayı planlarken, barda beni Hasan Bey selamladı. Kaliteli sohbeti ve samimiyetiyle beni V60’ta demlenmiş, Etiyopya Sidamo içmeye ikna etti. Yanına da tatlı olarak oldukça başarılı bir san sebastian cheesecake aldım.

Kahvenin sunumu cam ayaklı bir kadeh ile servis ediliyormuş. Açıkçası şık ancak bana hitap eden bir sunum değil. Biraz daha klasik bir sunum benim için daha kolay olabilirdi ve fakat arkadaşlarınızla sohbet için geldiyseniz ve kahve içecekseniz ne ala.

Çay Kahve Sanat

Hasan Bey’le sohbet etme olanağı yakaladım. Zaten içeri girer girmez bilgisi ve samimiyetiyle beni yakalamıştı. Önce Akaretler’de açılan Molecule’ün, şimdi Astoria Avm’deki bu diğer mekanı, kahve, insan ilişkileri ve sanat hakkında konuştuk.

İletişim mezunu olan Hasan Işık, Kerime Soytogay ile beraber bu yolculuktan bahsederken zaten ne kadar işlerinde uzman olmanın dışında, bağlı ve özverili olduklarını da hissettirdi. Mekanın size verdiği ev ortamı hissi aslında tamamen soyut bir gerçeklikle onların dışavurumu. Birleşik bir marka yaratma fikri ile ortaya çıkan Molecule; çay, kahve ve sanatın bileşenlerinden oluşuyor aslında.

Modern, Minimal ve Doğal olanın Harmanı

Hasan Bey’e hemen neden kahvemi bu kadehle servis ettiniz diye soruyorum. İnanılmaz felsefik bir sohbet ve teknik bilgi ile gelen yanıt beni hem şaşırtıyor hem de ilgi uyandırıyor.

– Kahvenin renginin görünmesi için cam olması mühim ve aynı zamanda aromalı bir kahve içtiğinizde kadeh kokunun korunmasını sağlıyor. Kadeh dokunsal keyfi arttıyor. Sohbet ederken elinizde size hareket imkanı veriyor.

Kahvenin Etiyopya’dan Yemen’e gelmesi ve sufiler tarafından yeniden keşfedilip kulanılması gibi önemli bir durum var. Aslında Molecule’de kahvenin bu kadehlerle servis edilmesinde bu ritüellere bir atıf var.

-Kahve tıpkı sufilerin desturlarındaki gibi az yemek ve içmek, az uyumak gibi hallerini destekleyen bir durum olması ile insanı hem tok hem de uyanık tutuyor olması ile beraber kahvenin yetiştirilmesinden, toplamasına, kavrulup dövülmesine ve nitekim sui le harmanlanıp sunulmasına baktığımızda yine sufilerin sabır ve nefis kavramlarını vurguluyor.

‘’Burda analog bir hayat var.’’

Görsel tasarımın Kerime Hanım ve İşlevsellik gibi kavramların Hasan Bey’in özverisi ile geliştiği Molecule güçlü bir hayal dünyasının ürünü. Tasarım atölyesi ve arka planda çok fazla çalışmanın neticesinde size kendine has bir yaşam tarsi sunan bu mekanda yaklaşık bir buçuk saat çalıştım. Rahat ve iyi hissederek Molecule’den ayrıldım.

Fiyat skalası oldukça cazip. Kahve çekirdekleri özenle seçilmiş ve kendileri kavurup taze şekilde öğüterek servis ediyorlar. Sunum zaten özel. Tatlı ve aparatif seçenekleri ile de Molecule’ün sizi mutlu edeceğini belirtiyor ve Hasan Bey’e teşekkürlerimi sunuyorum.